MY SITE
Menu
MÜZİK RUHUN GIDASIDIR
Merhaba sevgili müzik severler, size bir haberim var. Normal şartlarda bu blog serüvenini 4 ay sonra bitiririm diye düşünüyordum, ama biz birbirimizi çok sevdik. Hem sizin ilginiz hem de benim müzik sevgim bloguma devam etmek için motivasyon kaynağım oldu. Pandemi süresince sizinle yer yer müzik ile ilgili önerilerimi, belli başlı sanatçıları, ve bu süre zarfında eğlenmek için yapabileceklerinizi paylaşıyor olacağım. Umarım severek takip etmeye devam edersiniz, müzikle kalın.
Bir gün bir yerde karşılaşıncaya dek hoşça kalın müzik severler!
0 Comments
Merhaba sevgili müzik severler! Müzik temalı mekan önerilerim ile başlayan bu serüvenimiz başımıza gelen pandemi felaketinden dolayı biraz farklı bir yön aldı ve mekanlardan çok müziğin kendisine yöneldi. Şahsen ben gayet mutluyum bu durumdan, çünkü içimizdeki müzik sevgisinin ne kadar değerli olduğunu pandemi zamanında psikolojimizi korumasıyla daha iyi anladık bence. Zaten evde olduğumuz için ben bu blogu sizin tercihleriniz ve istekleriniz üzerine şekillendirmek istedim ve bunun için size en sevdiğiniz müzik türlerini ve evde kaldığınız aman diliminde hangi tür müzikler dinlemeye başladığınızı soran bir anket yaptım. Aldığım sonuçları sizle de paylaştım hatta sonuçlar üzerine size 2 farklı mekan önerim de oldu, ama mekan önerisinden ziyade sonuçlarda ilgimi çeken tekno müziğe olan ilginizin artması oldu. Dolayısıyla sizinle Halfmag adında Tekno müziğin ruhunu en kaliteli yansıttığını düşündüğüm organizasyon şirketini ve ardından çoğu tekno müzik sanatçısının arkasındaki gizli güç olan menajer ve ajans sahibi Çağlar Aydın'ı tanıttım. Şimdi de sırada sizi favori DJ'im ile tanıştırmak var....
İşte karşınızda alışık olduklarımızdan çok farklı, tarzından müziğine kadar her alanda bizi derinden etkileyip, kendine hayran bırakacak DJ ve Yapımcı Hozho... Eminim okudukça onun hakkında dahada fazlasını öğrenmek isteyeceksiniz, ama bunu için kalbinizi ve ruhunuzu onun sanatına açmanız gerekecek. Fotoğrafta gördüğümüz maskenin altında aslında Joel Monteirio adında bir adam var. Her ne kadar bu isim ilk başta en az hepimizin ismi kadar normal duyulsa da o aslında kendine Hozho lakabını takmış, dünyaca ünlü bir DJ ve yapımcı oldu. Kendini sadece taktığı maske ile değil aynı zamanda sanatındaki Minimal Tekno ahengi ve eşsizlik ile başta ben olmak üzere bir çok elektronik müzik sevenlerinin favorisi haline geldi. Her ne kadar her sanatçının sanatı eşsiz olsa da Hozho' yu diğerlerinden ayıran özellik kendi müzik tarzı Melo Dark Minimal 'ı çıkarması oldu. HOZHO VE MELO DARK MİNİMAL Hozho kendi tarzının oluşmasını verdiği bir röportajda "Karanlığın ortasındaki harmoniden şekillenmiş, kendine özgü seslerin Minimal Tekno'dan etkilenmesi" olarak tanımlasa da şahsen benim için hiç bir tanım yeteli gelmiyor, çünkü şarkılarını her dinlediğimde sanki bana anlatmaya çalıştığı farklı bir duygu keşfediyor gibi hissediyorum. Zaten Hozho'yu benim için bu kadar özel kılan şey de tam olarak bu spiritüel yanı, kendini dünyanın dünyeviliğinden ayırdığını göstermekle kalmıyor, aynı zamanda dinleyenlerin yani bizim de bunu yapmamız için müziği ve yaşam tarzı ile yardım ediyor adeta. O müziklerden benim favorim olan ETHNO'YA BURAYA tıklayarak ulaşabilirsiniz... Bu ruhumuzu içine alan tarz Melo Dark Minimal'i adına bakarak kendimiz de çözümleyebiliriz aslında ama bunun için sanırım Hozho ile aynı ruhani noktada olmamız lazım, ki ben henüz orada olduğumu düşünmüyorum. O yüzden ünlü DJ'in kendi sözlerini ve tarzını müziğiyle harmanlayıp bir sonuca varmamızda yarar var. Hozho'nun müzikleri diğer elektronik müzik DJ'lerine nazaran çok daha melodiktir ve bunu ilk dinleyişinizde fark edeceksinizdir. Melo Dark, Hozho'nun sanatını ve ruhunu müziğin içindeki karanlıkla en melodik şekilde harmanlamasıyla oluşan bir müzik türü diyebiliriz. Bana sorarsanız elektronik müziğin içine biraz karanlık duygular girdiğinde müziğin bize verdiği enerji ve duyguları anlamak daha kolay bir hal alıyor, çünkü karanlık da en az aydınlık kadar her insanın içinde olan ve aş,na olduğumuz bir his. "Melo" ve "Dark" kısımının kendimce açıklaması bu ve bence bu taraf bir kısımdan sonra dinleyicinin kendi yorumuna açık bırakılmış o yüzden dileyip kendi yorumunuzu yapmanızı öneririm. Türün "Minimal" kısmına gelince de, burada sanatçının müzik bilgisi ve yeteneği ağır basıyor. Hozho'ya göre minimal müzik müzik bilgisini en iyi yansıttığı alan. Aynı zamanda Minimal Tekno sakin ve ahenkli ritmi ile dinleyicilere aynı anda hem dans etme hem de müziğin detaylarını fark edebilme imkanı sunuyor.
Kendisi de küçüklüğünde aynı benim gibi bas gitar dersleri almış. Yani onun yeteneğini ve kendin geliştirmesini saymazsak müzikal alt yapımız aynı diyebiliriz... Bu gibi laflarla kendimi kandırsam da belki ilerde bir gün ben de en az onun kadar başarılı bir sanatçı olurum kim bilir ? Ben o raddeye gelene kadar biz günümüzün en iyilerine odaklanmaya devam edelim...
Hozho'yu farklı kılan bir diğer özellik ise, çoğu insana kasvetli gelen şeyleri melodik yapıp keyif alabileceğimiz parçalar haline getirmesi. Kendi sözleri ile; "O fırtınadaki sakinlik, Yin ve Yang. Melo Dark Minimal bir müzik türünden çok her zaman duygusal, motive edici mesajlar içeren bir sanatsal harekettir. Bir hikaye, felsefe, bir yaşam tarzı. " Portekizli yapımcının sesi, mest edici bir melo dark orman boyunca dinleyici ile flörtleşir. Hozho bu projeyi 2015 de geliştirdi ve o zamandan beri iki albüm, birden fazla Ep, şarkılar ve remixler çıkarttı. Daha geçen sene bunlardan biri olan "Yin Yang" albümü onu elektronik müzik mecrasında olduğundan çok daha farklı bir yere taşıdı ve "Rising Star" statüsüne layık görüldü. Açıkçası zaten ben de Hozho'yu bu yükselişinden sonra tanıdım, geç kalınmış bir tanışma olsa da, hatanın neresinden dönersen kardır diye düşünüyor ve size de eğer kendisini tanımıyorsanız bu hatanızdan dönme fırsatı veriyorum... Hozho, Yin Yang'dan sonra içinde Hindistan, Meksika, Türkiye ve Rusyayı da bulunduran bir dünya turnesine başladı. Her ne kadar amacı 2020'de bu turneye devam etmek olsa da Pandemi buna engel oldu. Ama hiç merak etmeyin Hozho ve sevenleri arasına girmek için Pandemi bile yeterli değil. Bu karantina günlerine kendi İnternet sitesi ve YouTube kanalında "Quarantine Mix"leri ile sevenleri ile buluşuyor...
Ayrıca aşağıdaki butona basarak Hozho'nun kendi web sitesine gidip yaptığı mixleri dinleyip videolarını izleyebilirsiniz.
Ben sordum ünlü DJ cevapladı
Bu kadar ünlü ve marjinal yapıya sahip bir isim ile röportaj yapmak herkese nasip olmaz, ama ben bu fırsata bir önceki postta size tanıttığım Halfmag sayesinde sahip oldum. Onu tanımak her ne kadar 5 soru ile mümkün olmasa da ben sizin için elimden geleni yaptım... ayrıca soruların cevabını okurken dinlemeniz için de en sevdiğim bir kaç şarkısını topladım buraya tıklayarak dinleyebilirsiniz...İyi eğlenceler...
Soruların yanıtlarını okuduğumuzda Hozho hakkında kafamızda az da olsa bir şeyler canlandı diye düşünüyorum. Bu bilgileri pekiştirmek için en sevdiğim Dj'in hayatını ve Türkiye ile ilişkisini, en sevdiğim fotoğrafları ile ufak bir derleme yaptım...
Fotoğraf kaynağı : https://hozhomusic.com/photos/
Başarılı sanatçı Hozho'nun menajeri de Çağlar Aydın...
Tabii ki de yetenekli ve başarılı olmak ünlü olabilmek için çok önemli, ama yeterli değil. Tüm yetenekli sanatçıların arkasında gizli kahramanlar vardır .Onlar sanatçılara yön gösterir ellerinden tutar ve onları olabileceklerinden çok daha yükseğe çıkarı. Hozho bu konuda oldukça şanslı çünkü Dünya çapında en başarılı menajerlerden biri olan milli gururumuz Çağan Aydın ile çalışma fırsatı yakalamış.
Umarım beğenmişsinizdir...
Böyle başarılı ve esrarengiz bir DJ ile şimdiye kadar tanışmadıysanız vesile olduğum için, zaten kendisini biliyorsanız hakkında daha da ilgi çekici bilgiler verebildiysem ne mutlu bana . Blogumun giriş sayfasında bana ulaşabileceğiniz hesaplar var. Eğer böyle formatlardan zevk aldıysanız ya da ulaşmamı istediğiniz özel biri varsa ulaşım kısmından benimle iletişime geçebilirsiniz.
Bir gün bir yerde karşılaşıncaya dek hoşça kalın müzik severler !
Eğer müziğe özel bir ilginiz var ve sadece dinlemek ile kalmayıp aynı zamanda diğer tüm Dünya'ya müziğinzi duyurmak istiyorsanız bunun için yardıma ihtiyacınız olacak. Ne kadar yetenekli olursanız olun bir profesyonelden yardım almadan yaptığınız müziği büyük kitlelere ulaştıramazsınız. Tam olarak burada devreye giren başarılı isimlerden biri de Çağlar Aydın. Üyesi olduğum organizasyon şirketi sayesinde kendisiyle tanıştım ve müziğini tüm Dünya'ya ulaştırmak isteyen gençler ve belki de müzik menajerliği konusunda geleceğini şekillendirmek isteyenler için Çağlar Aydın'ı sizlerle tanıştırmak istedim...
Amsterdam'daki gururumuz Çağlar Aydın
Çağlar Aydın, yaptıkları ile bir çok gencin rol modeli olmakla kalmamış aynı zamanda sektördeki rakiplerinin bile rol modeli olabilecek bir sürü başarıya imza atmış. Bana sorarsanız bunun en önemli sebeplerinden biri 16'lı yaşlarında hedefine yönelik kendini geliştirmeye başlaması. Bir çoğumuz daha ne olmak istediğimize emin değilken Çağlar Aydın Bukalemun Entertainment ile Ankara müzik etkinliklerinin arka planında rol almaya başladı. Ardından 2012-2016 yılları arasında Bahçeşehir Üniversitesinde İletişim Tasarımı okudu, yani kendisiyle bölümdaşmışız, bu geleceğime dair bana ümit vermedi değil doğrusu.
Üniversite okumak zaten başlı balına zor bir iş değilmiş gibi Çağatay bey Ufuk Ergin'in yanında asistanlık yapmış ve 2015 den itibaren menajerliğini yaptığı DJ'ler ve yapımcılar ile Türkiyeyi elektro müzik konusunda dünya çapında ilerletti. Bu arada yeteri kadar kaldığını düşünmüş olacak ki 2018 yılında Amsterdam'a taşınıp o arada uluslararası işlere imza adan MESA Ajansını kurdu. Bu ajans ile rakiplerine örnek olacak işler çıkarttı, bunlardan en yenisi "Virtual Event" adı altında düzenlediği canlı VR etkinliği "KINGSDAY". Şahsen Kingsday'ın tadı benim damağımda kaldı, en kısa zamanda bize bizzat bulunabileceğimiz bir etkinlik düzenlemeniz dileği ile Çağlar Bey.... İşte KINGSDAY'de performans gösteren DJ'ler ;
Açıkçası ben olsam Amsterdam gibi bir yere taşındıktan sonra Türkiye'deki işleri aksata bilirdim ama sanırım Çağlar Aydın'ı bu denli başarılı kılan da bu. Her ne kadar Amsterdam'da yaşamaya devam etse de elini asla Türkiye'nin üstünden çekmemiş. Zaten tamda bu yüzden bu röportajı yapabildim... Türk elektronik müziğine ve Türkiye'deki elektronik müzik konserlerine verdiği katkılar saymakla bitmez... Ben o yüzden siz ilginizi çektiği başarısına gönlünüzce bakın diye aşağıya kendisinin ve MENA'nın linkedIn ve Instagram hesabını koyuyorum...
Çağlar Aydın'ı biraz olsun tanıdığımızı düşünüyorum ama tabii ki yeterli değil, bu durumda benim yardımıma yine Halfmag ailesi koştu ve Çağlar Aydın ile müzik ile ilgili kariyer düşünenlerin, ya da müzik menajeri olmak isteyenlerin ilgisini çekecek bir röportaj yaptık...
Bu gün size severek dinlediğimiz ve dinlerken eğlendiğimiz müziklerin bize ulaşmasında büyük rol oynayan menajerler arasında en sevdiğim olan Çağlar Aydın'ı tanıttım. Blogda da belirttiğim gibi kendisi aynı zamanda çeşitli müzik etkinlikleri düzenliyor. kim bilir belki bir gün o etkinliklerden birinde karşılaşırız.
Bir gün karşılaşıncaya dek hoşça kalın müzik severler! Selamlar müzik severler, bugün elektronik müzik sevenlere özel bir paylaşım yapacağım. Elektronik müzik kendine ait bir ruhu olan ve bu sayede kendini başka türlerden soyutlamış özel bir müzik türü olup son 3 senede üstüne bir hayli ilgi toplamıştır. Elektronik müziğin değeri anlaşılmaya başlayınca insanlar kaliteli müzik ve mekan arayışına girdi. Bu durumda da bizleri Halfmag kurtardı. İzmir, İstanbul ve Ankara da elektronik müzik etkinlikleri düzenleyip bizleri kaliteli müzikle buluşturan Halfmag yeni bir kuruluş olmasına rağmen kalitesi sayesinde bir çok insana hitap etti ve asıl amacı olan elektronik müziğin ruhunu insanlara en düzgün şekilde anlatmayı başardı. Pandemi ülkemizi sarsamadan önce Halfmag 3 büyük şehirde etkinlikler düzenleyip elektronik müzik sevenleri için en kaliteli etkinlikleri düzenliyordu, işte o geçmiş etkinliklerden bir tanesi Ankara'nın en sevilen tekno müzik mekanlarından biri olan Kite'da düzenlendi... Etkinliklerin yanı sıra evde kaldığımız bu zamanı bizim için daha keyifli kılmak adına dünyaca ünlü isimler, DJ'ler, onların menajerleri ve işletme sahipleriyle röportaj yapıp bizlerin beğenisine sundu ve sunmaya da devam ediyor. Röpörtajın tamamına halfmagın instagram sayfasından ulaşabilirsin ; Zamanını kaliteli değerlendirip bu ve çok daha fazla röportaja ulaşmak ayrıca Pandemiden sonra eğlenmek için en harika şeçeneği öğrenmek için Halfmag'i aşağıdaki butona tıklayarak takip edebilirsin. Ha bu arada dersen ki ben bu kuruluşun bir parçası olmak istiyorum, iletişim bilgilerimi bıraktığım sayfadan bana ulaşa bilirsin. Bir yerde karşılaşıncaya dek şimdilik hoşça kalın müzik severler...
Merhaba müzik severler, umarın dünyamızın karşı karşıya olduğu bu karantina durumunu lehinize çevirmeyi başarmış ve bir şekilde mutlu kalabiliyorsunuzudur. Ben bu süreçte sizden de feyz almak adına size bir kaç sorular sordum, böylelikle hem sizi daha iyi tanımış oldum hem de karantinada müzik ile ilişkinizi çözmüş oldum. Sorularıma verdiğiniz cevaplarla anketin sonunda size karantina sonrası gidebileceğiniz 2 mekan önerim olacak.
Sizlerden aldığım cevaplara göre çoğumuz karantinadan sonra eğlenirken de sosyal mesafeyi korumaya devam etmek istiyoruz, bunun için biçilmiş kaftan olarak;
6:45 / Tunus'u tavsiye ederim. Yazın üstünün açılması ve geniş aralıklı büyük masalarıyla sizi tatmin edeceğini düşünüyorum. Aksini düşünen ve bu ayrılıktan sıkılmış topluluğa karışmak isteyenlere önerim ise Birol Giray'ın düzenlediği ChillOut festivalini önereceğim. Bir gün bir yerde karşılaşıncaya dek hoşça kalın müzik severler Günaydın, tünaydın, iyi geceler. Zaman kavramı diye bir şeyimiz kalmadı o yüzden hangi saate okuyorsan selam! Karantina günlerinde hepimiz bunaldık ve neler yapsak, hayattan nasıl kopmasak, yaşam enerjimizi ne yapsak da kaybetmesek çabası içindeyiz. Aslında bu zamanlar farklı müzik türleri keşfedip onlara bir şans vermek için çok uygun. Günün her anı farklı bir moda yoğunlaşıyor bence, müzik sever bir aileyle bu modları ve müzikleri paylaşmaya davet ediyorum sizi Burada paylaştığım müzikleri dinlemek istersen de hepsine aşağıdaki linke tıklayarak ulaşabilirsin. https://open.spotify.com/playlist/7FIhC1VbtNPCcKLZxvnl5w Bir gün bir yerde karşılaşıncaya dek hoşça kalın müzik severler !
Başlıkta dediğim gibi. "Müzik ruhun gıdasıdır" ve kaliteli yemek yemek için o işin ehli restorantlara gitmek lazım. Bu durum müzik mekanları için de aynı, kaliteli müzik dinlemek istiyorsan, önce ne dinlemek istediğine karar vermeli sonrada o türde en iyi olan mekana gitmelisin. Aşağıda işini kolaylaştırıcak bir kaç mekan var :) Rock müziğin en samimi adresi On a On BarRock müziğin çok canlı ve samimi bir ruhu vardır, bunu olduğu gibi yansıtabilmek çok zor olsa da Kızılay'daki On a On Bar bu işi çok iyi yapıyor. Çalışanlarından tut müşterilere kadar herkes saygı çerçevesinde çok samimi bu da sosyalleşmeyi kolaylaştırıyor. Zaten sloganları "Its just your home" diyip müşterilere ev konforu ve samimiyeti vaad eden Rock bar dediğini de yapıyor, hatta öyle ki orada çalışmak isteyen müşterilerden tut orada en yakın arkadaşlarını bulanlar bile mevcut. Buraya geldiğinizde sadece oturup Rock müzik eşliğinden bir şeyler içmekten daha fazlasını yapabilirsiniz, mesela Perşembe günleri 20.00-22.00 arası Hicri Bozdağ'ın radyo yanını dinliye bilir, cumartesi de yine Hicri Bozdağ eşliğinde canlı klip yayınına eşlik edebilirsiniz. Bunun dışında geldiğiniz günler de sizin gibi Rock seven insanlar ile tanışıp arkadaş olabilir ya da sadece kaliteli müziğin tadını çıkara bilirsiniz tamamen size kalmış :) Eğlencenin tek adresi PixelTekno müzik son zamanlarda çok ilgi görmeye başladı dolayısı ile Tekno mekanları da çoğaldı, ama yinede hala en iyilerin başını Pixel çekiyor. Bunun en büyük nedenlerinden biri mekanın ses kalitesi. Teknoda kulağa gelen her bir ritm kalbe doğrudan hitap ediyor dolayısıyla kaliteli bir ses sistemi en az çalınan şarkılar kadar önemli ki Pixel ağırladığı DJ'ler de oldukça titiz davranıyor. Dinlediğimiz müzik kadar nasıl dinlediğimiz de çok önemli özellikle Tekno seviyorsak. Pixel bunu da düşünmüş ve harika bir ışıklandırma kullanmış. Tavanında melodiye göre renk değiştiren ışıkları göz alırken, müziğin derinliklerinde kaybolmanızı ve moda girmenizi sağlıyor. Tunus caddesindeki bu güzel gece kulübü Tekno sevenlerin en bilindik ve güvenli buluşma noktası olmuş, ki bence bu sıfatı fazlası ile hak ediyor. Şimdiden iyi eğlenceler. Kaliteli caz JUNE CAZCaz müziğin elit, sofistike o kendine özgü haline yakışır bir mekan önereceğim şimdi size. Bahçelievler June Caz kapıdan içeri girer girme sizi kendine çekiyor. Dekorasyonu ve aurası size doğru yerde olduğunuzun garantisini veriyor. Güzel bir Caz müziğin en iyi eşlikçisi harika bir şarap ve güzel bir yemek diyorsanız, June Caz burada da size harika mutfağı, kaliteli içkileri ve güler yüzlü servisi ile beklediğinizden fazlasını sunuyor. Çarşamba, perşembe,cuma ve cumartesi günleri birbirinden güzel gruplar ile misafirlerine harika bir canlı müzik keyfi sunarken haftanın geri kalan günlerinde de sizleri sakin ve keyifli anlar paylaşmak için kapılarını açıyorlar. Özellikle cuma akşamları rezervasyon yaptırmanızı tavsiye ederim çünkü çok canlı ve kalabalık bir atmosfer hakim oluyor. Ama yemek yemeyecek sadece bir şeyler içip müziğin keyfini çıkaracaksanız performans alanının yakınlarında ya da barda kendinize bir yer bulabileceğinizden eminim. Aynı zamanda internet sitelerinden hangi günler kimin çıkacağına bakabilir, rezervasyon yaptıra bilir ve görüşlerinizi sunabilirsiniz. Şimdiden bol keyifler diliyorum. http://www.junepub.com/ Yılların favori mekanı Sess+Pop müzik her dilde harika olsa da Türkçesi daha bir başka ya :D Sanki tüm duygularımıza tercüman gibi, bu yüzden zaten hepimiz sevmesek bile Türkçe pop şarkılarını biliriz. Türkçe pop sevenlerinin işi zor, zira o kadar çok şarkı var ki bunlardan güzellerini seçip de müşterilerine en eğlenceli şekilde sunmak kolay değil. Hele şarkıların kendisi zaten harika eğlenceli iken tek balına evde dinlemek yerine dışarıda mekanlarda dinlemek için mekanın gerçekten kaliteli olması gerekiyor. Sess+ yıllardır Türkiye'nin bir çok yerinde bu kalitenin adresi. Daha önce farklı bir mekanda Sess ismiyle bizlere kapılarını açan bu mekan geçtiğimiz senelerde Bilkent Station'a Sess+ adında eski mekanın dan çok da büyük ve estetik bir şekilde karşımıza çıktılar. Müşteri profili diğer Türkçe pop mekanlarının çok daha üstünde, önlerine geleni almamaları içeride eğlenmeyi de bir hayli kolaylaştırıyor. Tam uygun dekorasyon seçimi, dans edilebilecek kadar geniş masa aralıkları, müşteri profili ve harika DJ performansları ile türkçe pop sevenlerin Ankara'da ki en kaliteli adresi. Eğlenceye başlamak için internet sitelerinden rezervasyon yapabilirsiniz. https://sess-plus.business.site/ Fotoğraf kredisi :https://sess-plus.business.site/ Bir gün bu mekanlardan birinde karşılaşıncaya dek hoşça kalın müzik severler !
|